''Yaşamak şakaya gelmez. büyük bir ciddiyetle yaşayacaksın'' derken içeriğini de özetleyerek bir algıda ortak düşünmemizi sağlayabilir Nazım Hikmet. 

  Bütün acıların .hatta ölümün  bile ardında gizlenen ''yaşama sevdası ''bir ışık sızdırıyor kanımca bugüne.

  Acı ve ona direnen hatta başkaldıran sevginin gücü bozuk düzenlerin, körelmiş  zihinlerin alayına meydan okuyan sarsılmaz bir güç.

  Her şeye rağmen sevebilmek, beni sınırlandırdığın her bir şeyi sevgimle aşarım mesajı veriyor. Sıradan görünen meselelerin bile üzerimize üzerimize

  geldiği bu zaman diliminin içinde boğulup yok olmaktan öylesine korktum ki; nefesimin gücüne bıraktım kendimi. Bi de sıradışı olaylar vardı ki sinir sisteminin

  tahrip olmaması mümkün olsun. Sevgisizlikten boğulmayın demek istiyorum..düşünün, sorgulayın nazikçe bir dürtün sorunları..

  Sistemik içine çekildiğimizin tesiriyle şekil aldığımızın farkındayım. Lakin yaşamın kılacağı güzellikleri merak etmeden de duramıyorum. 

  Tabi bir de hayaller dönüşüyor...kişilik dönüşüyor...evriliyoruz bir yerler de. İnsan uyandıkça,piştikçe olgunlaştıkça eski davranışlarını 

  gözden geçirir kendisinin ötesine geçer. Hatayı anlayan mutlaka değişir. İnsanlık da öyle.

  Toplumlar da. Üzgün olduğum etkenler olsa da umutluyum. Şaşkın olduklarıma karşı umutluyum. 

  İleriye odaklanacak ,aydınlanma da, insanlık ta, etikte ve sevgide olacağız.